Diyetlerden bahsetmeye başlamışken, kendimin de, pek çok akrabamın da denediği ve kurallarına uyduğumuz sürece başarılı olduğumuz Karbonhidrat Diyeti'nden bahsetmeden olmaz.
Bu diyet de sizlerle daha önce paylaştığım Marimar Diyeti ile benzer ilkelere sahip. Ancak uygulaması biraz daha zor. Sınırsız yemek yemek bu sistem için de geçerli, ancak proteinli yiyecekleri tercih etmeniz gerekiyor.
Prof.Dr.Mehmet Öz, "Siz Diyettesiniz" isimli kitabında, bu tür diyetlerde protein ağırlıklı beslenildiğinden daha uzun süre tokluk hissedildiğini vurguluyor. Ama tabii sağlıklı olduğunu söylemiyor.
Bende et yeme problemi olduğundan, normal beslenme şeklim malesef ki karbonhidrat ağırlıklı.
Karbonhidratlı ve şekerli yiyecekler yediğimizde insülin seviyemiz aniden yükseliyor ve sonra aynı hızla düşüyor. Bu nedenle de kısa bir süre sonra kendimizi aç hissediyoruz.
Bu kısır döngüden kurtulmak için, önceki hafta karbonhidrat diyetini yeniden denedim. Bu diyette karbonhidrat alımınızı minimuma indirip, protein ağırlıklı besleniyorsunuz. Bir hafta sonunda 2 kg kaybettim, ancak et yiyemediğimden peynir ve yumurtaya ağırlık verip, karbonhidrat haklarımı pilav ve ekmekten yana kullanınca sindirim problemi yaşadım. Türk mutfağına çok da uygun olmayan bu diyetleri kesintisiz uygulamak oldukça zor. Geçtiğimiz hafta diyeti bırakıp normal yeme alışkanlıklarıma döndüm ve verdiğim kiloları geri aldım.
Pazartesi günü diyet listelerimi karıştırırken aklıma, sebze de yenilebildiği için Marimar Diyeti ile Karbonhidrat Diyeti'ni birleştirmek geldi.
3 gündür bu karma diyeti uyguluyorum ve herşey yolunda gidiyor. Hem daha az yemekle kendimi tok hissediyorum, hem de sindirim problemi yaşamıyorum.
Bir haftanın sonunda kaybettiğim kiloları ve yediğim yiyecek listelerini sizlerle paylaşacağım.
Bu diyet yöntemlerinin en iyi yanı bir kibrit kutusu peynir gibi sınırlamalarının olmaması ve kendisinizi daha özgür hissetmeniz. Ayrıca aç kalmadığınız için tansiyon düşmesi, baş dönmesi ve baş ağrısı gibi şikayetleriniz olmuyor.
Ama özellikle yinelemem gereken bir konu var ki, bu diyeti uygulamadan önce kolestrol, şeker, tiroit vb. rahatsızlıklarınızın olmadığına emin olmanızın gerekliliği. Ciddi kilo probleminiz varsa, öncelikle mutlaka Endokrinolog ve Metabolizma Uzmanı bir Doktor'a görünmelisiniz. Diyetisyene değil. Doktorlar zaten size diyet listeleri veriyorlar. (Bazıları nadiren diyetisyene yönlendiriyor.)
Eğer kan değerlerinizde problem yoksa ve 1200-1800 kalori diyetlerindeki kadar yemek yemeye dayanamıyorsanız, bu yöntemi son çare olarak deneyebilirsiniz.
Karbonhidrat diyetini, ailemden de, arkadaşlarımdan da deneyenler oldu ve hepsi kilo verdiler. Ancak daha önce de belirttiğim gibi normal yeme alışkanlıklarına döndüklerinde verdikleri tüm kiloları geri aldılar. Siz de bu diyet prensibini normal yeme alışkanlığınız haline getiremeyeceğinizi düşünüyorsanız, hiç başlamayın derim.
Ben bu yıl yaza kadar normal kiloma dönmeye kesin kararlı olduğumdan elimden geleni yapma niyetindeyim. Dilerseniz gelin birbirimize destek olalım, bizi mutsuz hissettiren kilolarımızdan kurtulalım.
Zayıflama konusunda herkes için geçerli bir yöntem olduğunu düşünmediğimden, tecrübelerimi olabildiğince detaylarıyla sizlerle paylaşmaya karar verdim. Ki siz de benim hangi konuda başarılı olup, hangi konuda başarılı olamadığımı görün, kendinize en uygun olanını kullanın diye.
Sırada, doktorumun hamileyken şekerim normal sınırlar içinde olmasına rağmen maksimuma yakın çıkması üzerine verdiği 1800 kalorilik 2 farklı diyet ve sonra da karbonhidrat diyeti var...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder